Türkçe Terimler Sözlüğü

Ağyar : Arapça, gayr kelimesinin çoğulu olup, lügatta yabancı, el, başkası gibi manaları ihtiva eder. Tasavv... devamını oku

Pezevenk : Farsça, "pejvend"den bozma bir kelime olup, kadın tüccarlığı yapan, fuhuş pazarlamacıları için kulla... devamını oku

Tasavvuf : Tasavvuf insanın yüce yaratıcısına karşı ne kadar aciz olduğunun farkına varması ve ahlakını iki cih... devamını oku

Mürşit (Mürşid) : 1. Doğru yolu gösteren, kılavuz. 2. Müritlerine tasavvufu öğreten, sırları ve gerçekleri gösteren... devamını oku

Abrizci : Farsça, su döken demektir. Mevlevi tekkelerinde abdesthane temizleyicilerine verilen isim. Kennas (s... devamını oku

Sıdk : Arapça, doğruluk demektir. Sır ve aleniyyenin (içte olanla, dışta olanın) eşit olması. "Olduğun gibi... devamını oku

Murakabe : Arapça gözetlemek, korumak, kontrol etmek demektir. Allah'ı kalp ile düşünmek. Allah'ın, her zaman,... devamını oku

Sanem : Arapça, put demektir. Çoğulu asnâm. Kulu, Allah'a vuslattan alıkoyan her şey puttur. En büyük put ne... devamını oku

Sulh :Arapça, barış anlamında mastar. Yapılan amel ve ibadetlerin kabul edilmesine sulh denir.

Mürebbî : Arapça, terbiye eden anlamındadır. Manevî tekâmül yolunu öğreten ve eğitimini yaptıran şeyhler veya ... devamını oku

Mutasavvıf : 1. Tasavvuf inançlarını benimseyerek kendini Allah'a adamış kimse, herhangi bir tasavvuf yolunda mer... devamını oku

Ahir : Arapça, son demektir. Her şeyin evvel ve ahiri Allah'tır. Halife olan insanın bu hilafeti, Evvel ile... devamını oku

Evliya : Arapça velî kelimesinin çoğulu olup dostlar anlamını ifade eder. Hayatını nefis mücadelesi ile geçir... devamını oku

Vuslat : Arapça, ulaşmak, varmak demektir. Bir şeyin bir şeye ulaşması, bir şeye irtibat kurmak, sonra onda y... devamını oku

Fenafişşeyh (Fena Fi'ş-Şeyh) : Arapça, şeyhte fâni olmak demektir. Müride göre şeyhi, gözü önünde görmekte olduğu en olgun Müslüman... devamını oku

Refref : Kuşun kanatlarını yayarak hareket ettirmesine Arapça'da refref denilmekle birlikte, aynı kelime efsa... devamını oku

Sofu : Arapça, sûfî kelimesinin bozulmuş şekli. Samimi dindar kişilere sofu denirken, şekilci, ham tipli di... devamını oku

Tefrika :Arapça, ayrılık demektir. Dünyaya, masivaya dalmak, cem'den uzak kalmak

Ülfet : Arapça, kaynaşma, yakınlık, ısınma gibi anlamları olan bir kelime. İyi geçinmek; anlaşmazlığa düşmed... devamını oku

Sala : Arapça. Ezandan önce, özellikle Cum'a günleri, Hz. Muhammed (s)'i övmek maksadıyla okunan na'at. Bu ... devamını oku

Sanduka : Türbelerde, mezarların üzerine tahtadan sandık şeklinde yapılan ve üstüne yeşil çuha örtülen yere de... devamını oku

Aşk :İlahi aşk, kulun Allah'a olan sevgisi.

Aşık : Allah'a erişmek isteyen kişi.

Mürit (Mürid) : 1. Arapça, isteyen demektir. Allah'a vuslatı arzu eden, bir başka deyişle, Allah'ın ahlakıyla ahlakl... devamını oku

Derviş : Farsça. Fakir, dilenci, dünyadan yüz çeviren, kendini Allah'a veren kişi. Tarikat mensuplarının çoğu... devamını oku

Dergâh : Farsça. Kapı, eşik, kapı yeri, sığınılacak yer, makam, tekke gibi mânâları vardır. Tarikat mensubu ş... devamını oku

Adak : Türkçe'dir. Arapça'sı nezr'dir. Allah'a ibadet niyetiyle taat türünden bir işin yapılmasını taahhüd ... devamını oku

Afitab : Farsça, güneş anlamına gelir. Afitab-ı Vücûd : Varlık güneşi, varlığın kaynağı membaı.... devamını oku